29 Şubat 2012 Çarşamba

MAZİDE KALDIN YA..

Ruhumun derinliklerinde, açılan yaralara kızar gibiyim..neden açıldılar bilmem ki.. …Hep yalnızlığın hep çaresizliğin acısınıyaşamak..birde hayatta ki keşkelerim yok mu!!!!!! deli ediyor beni….Yıllar öncesine gidip,seni bulmak istiyorum.. Kaybolmuş, bitmek bilmeyen sancılarım..Seni düşünüyorum ya..kaçı verdiler.Senli dakikalar bile ayrı mutlu edermiş beni….  Sonrası yine bitmeyen acı…Neden beni bulur bitmek bilmeyen acılar…Sen gittin diye mi???????   Küçücük yüreğimle kocaman sevdim ben seni…Harf harf..hece hece anlam katıp büyüttüm yüreğimde seni…. Belki sen hiç sevmedin beni….Ben büyüttüm belki de sevgiyi tek başıma….Küçücükken kırılmasın diye itinayla baktım, dinledim.. 
                                                               Biraz daha büyüttüm..Yanlışlarını kabul ettim..her kabulum..ardından gelen ihanetle yıkıldı..   SEnde olmayan sevgiyi ben büttüm…sen de hiç yoktu ki…şimdilerde kalp atışlarıma bakıyorum..Onlar daha bir gerçekler..Artık senli olmayan sevdalara bakmıyorum…Sadece mazi eski bir defter.

SUSTUM YA..


                                  Sustum___


                         Sensiz hecelere boğuldum..


                        Yalnızlığa kızdım….


                       Gözlerimi kapattım..


                       Sana ağladım…(sensizdim)








                              Sustum__


             Kar yağıyor bak yine kendi ihtişamında..


            Apayrı bir coşku var içinde..


          Gökyüzünde özgürce dans ediyor..


            Yeryüzünü karanlıklarda                                                                                    bırakmamak….İstercesine.


                              Sustum___


          Artık ne yokluğa nede sensizliğe….


         İsyanım yok…..(yoksunya )


       Lal olmuşum…Konuşamıyorum,,


        Güneşi de görmez gözlerim..(sensizlikte)..!








                                     Sustum___


               Yine gönlüm hüzünlere kapılmış….


              Kalbim inadına sen atıyor…..(yokluğuna)


             Yağmurlar yağıyor üzerime…(sendin)


              Ben en çok nisan yağmurunu sevdim…


           Nisan yağmuru sendin..

27 Şubat 2012 Pazartesi

SENDİN....


Hercai akşamlardı bugün beni benden götüren..Hüzün rüzgarıydı..bir adı ben..Savrulup uzaklaşan sen…Beni kandıracak, mutlu edecek küçük yalanlar söylemeyi öğrendim kendime..Senin yokluğunda sana inat…Kaybedecek de olsam bir yolum vardı sende…..


Uzayıp giden….






Masum hayaller kurdum.İçinde mutluluğu mercekle büyüterek, o kadar küçüktüler ki….Hangi ucundan tutsam bilemedim..Ne kadar da uzaktılar bana..bense yağmura sen diye soyunmuştum..suyunu içmiştim kana kana..Her damla da sen vardın…


Ben bir tek nisan yağmurunu sevdim..Nisan yağmuru sendin..İçinde aşk dediğim, bahar aşklarına nispet..Yeryüzünü canlandıran damlacıklarına inat..Yüzümü canlandıran küçük varla yok arasındaki gülümsemendi..





Sonra bitti nisan yağmurları..


Sen gittin…


Sen yoksan ben neden vardım…


Şimdi yağmurlarla ıslanıyor yanaklarım..


Gidişide kalışı gibi yarım sevgili..


Geçmişin dehlizlerinde yalnız yürür oldum..


Bak şimdi yalnız ıslanır oldum..


Nisan yağmurlarında..


AŞİNAYIM İŞTE...


Kayıp yitik duygularla yazıyorum ….Zamanın belirsiz saatlerinde..Yokluk kavramı zamanla dost oldu olalı….hep böle geçiyor günler….Geçmişe baktığım küçük fotoğraf karesi , sana uzanan yollarda yalnızım..Belkide hiç yoktum…



Saçlarını okşuyorum… Ellerine dokunuyorum… Ruhum seninle … Parmaklarını öpüyorum…


İllaki sen diyorum… Lal olmuşum söyleyemiyorum…__sence tümcelerdi..bana yazılan___




Yalnızlığımda sen olan …sen tümcelerinle yaşıyorum….İnce ince yudum yudum..Tek yaşanası aşina olduğum sözlere…

25 Şubat 2012 Cumartesi

YALNIZLIĞIM...




Zamansız yağan yaz yağmuru gibiydi gözlerim bugün; kalbime dert ortaklığı yapıyordu…İnce ince….Kendine inanası yoktu belki de..Yorgun düşüncelerin, anlamlarını terk etmesi gibiydi..Zamansız..






Boş kalmıştı bugün dünyanın yarısı , kalbimin yarısı gibi..kaos olmuş düşüncelerimle ne yaptığım nereye baktığım belli değildi  sanki…


Gecenin en ücra karanlık yanıydım belki de..Acıları bohçama doldurup..sensizliğe ilk adım atışımda..Parçalanmış yanlarıma bakarak..:Derin bir iç çekişimde buldum seni..Yalnızlık hiç bu kadar dokunmamıştı canıma..






Bir senli düşlerimi alamaz  oldum koynuma.Hiç bu kadar yabancı olmamıştın bana.Her sıcaklığın sardığında, teninin kokusu taze açmış kır çiçekleri gibi dolardı içime..şimdilerde üşür oldum……………






Artık yalnızlık  hiç yakışmamıştı canıma sen gibi…

24 Şubat 2012 Cuma

GİT (ME)


Gökyüzünde ki hasret beni sevdi …

Ben seni sevdim….Gidişin kendime merhabamdı aslında..


Beynim de sakladığım, ruhumda gizlediğim… küçük sırrımdım ….aşikar…


Git (me)_________


Ruhum ağlasa, kalbim kanasada; beynim anlar..


Susuz yaz akşamalarına dönerim..


Benliğim sana susar….


Git (me)__________


Git gidebildiğin kadar uzaklara yanımda olmadıktan sonra sorun Olmaz ………..


Kendi dünyamda… 


Beden gitmese de ruha gitmek


Mesela karanlığa gitmek ya da gökyüzünün mavisine,
Ya da yalnızlığın kendisine, uçsuz bucaksız olanına…


Git (me)


Bir ben kalırım, hercai akşamlar da……..unuttuğun sen yanımda..


Mehtaplı geceler terk eder….ben sensizliğe ağlarım…

23 Şubat 2012 Perşembe

UNUTMADIM..


Gittin… Ben arkandan sadece baktım. Oysa söyleyecek o kadar çok şeyim
vardı ki… “Gidersen, iyiye dair ne varsa içimde yitireceğim hepsini.
Gidersen, sönecek içimdeki ateş ve bir daha hiç kimse yakamayacak.
Gidersen,
karanlığa mahkum edeceksin günlerimi. O karanlıkta yolumu kaybedeceğim”
diyecektim sana; konuşamadım…


Gittin… Gidişini görmemek için gözlerimi kapattım. Öylesine acıdı ki
içim;
tutup koparsalardı kolumu bacağımı bu kadar acı duymazdım. Acım yaş olup
akmalıydı gözlerimden; ağlayamadım…


Gittin… Seni delicesine bir tutkuyla seviyordum oysa. Tutkum seninle
olmaktı, tutkum teninde erimek, tutkum hayatı seninle, sadece seninle
paylaşmaktı; anlatamadım…


Gittin… Gidişini önlemek için tutmak vardı ellerinden. Ellerim değil
miydi
her dokunuşumda seni ürperten? Ürperirdin yine biliyorum. Bir kez dokunsam,
bir kez tutsam ellerini, gitmek için biriktirdiğin bütün cesaretin
kaybolurdu; tutamadım…


Gittin… Bir yıkım gibiydi gidişin. Sen adım adım uzaklaşırken benden,
çöküp kaldı bedenim olduğu yere. Nice terk edişlere dayanan bu yürek bu kez
yenilmişti. Bu kadar zayıf değildim ben, kalkmalıydım; kalkamadım…


Gittin… Oysa geldiğin gün gideceğini biliyordum; hazırdım gidişine. Kaçak
zamanları yaşıyorduk. Zaman bitecek ve sen gidecektin. Bense gidişinin
ertesi günü hayatıma kaldığım yerden yeniden başlayacaktım; başlayamadım…


Gittin… Bir şey söyledin mi giderken? “Kal” dememi istedin mi? Son bir
kez
“Seni Seviyorum” dedin mi? “Bekle beni, döneceğim” diye umut verdin mi?
Beynim öylesine uğulduyordu ki; duyamadım…


Gittin… Nereye gittiğin önemli değildi. Binlerce kilometre uzakta da
olsan, iki metre ötemde de fark etmiyordu. Artık yoktun ve asıl bu düşünce
beni felç ediyordu. Kurtulmalıydım senden, bu yokluk duygusundan
kurtulmalıydım; kurtulamadım…


Gittin… Unutulanların arasına katılmalıydın. Anıları bir sandığa koyup
hayatı bir yerinden yakalamalıydım. Bu aşk noktalanmalıydı, bu sevdadan
vazgeçmeliydim; yapamadım…


Gittin… Bir okyanusun ortasında, tek küreği kaybolmuş sandalda dev
dalgalarla boğuşan bir denizciyim şimdi. Bil ki sevmekten vazgeçmedim seni,
bil ki seninle birlikte sevdanı da taşıyacağım yüreğimde. BİL Kİ SENİ…

UNUTAMADIM.

22 Şubat 2012 Çarşamba

BAŞKA BAHARLAR..




Gönlüm senin rüzgarına kapılıp giderken, ne içimde ki hüzün nede umutsuzluğum hiç terk etmedi beni. Ah bir gelsen. Sana dokunmadan gözlerine baksam. İzin versen ellrini tutup, sıcaklığını hissetsem. Karşında oturup, uzun uzun seni seyretsem. Kokunu doyasıya içime çeksem. Tene dokunmak değil ruha dokunmak benim bakışlarım.
Bir leyla gibi uzaktan sevmek. bir bakışta bir gülüşye yada tek başına kaldığında hüznünde sevgiyi bulmak. Varmıdır şimdilerde, böyle sevgiye saygı duyan. Tene değilde ruha dokunan seven. Senin sesin içimi yakar deyip, sesini her duyduğun da , kalbine söz geçiremeyen. Ben sana değil , ruhuna aşığım diyen. Günümüz maddeciliğinde hiç sanmıyorum.Hep sevdalar, aşklar başka bahara kalır. İçinde saklanır.

21 Şubat 2012 Salı

UMUDUMSUN YA!!!!!!!!!!!!


Yalnızlığın zülüf yansımasıydı yüzüme, yıldız bakışlı gözlerinin...Yansımaya, 



başlamadan önce ay hala suya düşüyor....


soğuk ve yabancı bir şehrin eski kaldırımlarında hızlı adımlarla hedefsiz, menzilsiz yürümek bugün yaptığım en anlamlı eylemdi.Sensiz ve cevapsız!!!!....
Ayaza kesen havada nefesim bile buharlaşmıyor oysa . Giderken içimi öyle üşüttünki öyle dondurdunki kanımı insani eylemlerim bile kayboldu.


Kaybolan tek bumuydu yani kaybolan duygularımmıydı sadece insanlığımmı hayata bağlılığımmı ideallerimmi kayboldu sanıyorsun sadece. Hayır beraberinde beni yaşatan beni hayata bağlayan umutlarımda kayboldu sensizliğin (senle)  sessizliğinde.




İnsan umutlarını nerde saklar bilirmisin yok yok bilemezsin senin umut diye başka tenlere sarılırken...Ben umudu bir çiçek gibi ; baktım, güneşe doyurdum , suladım ...içine (sen) duygular ektim..Büyüttüm..Sonra ona sımsıkı sarıldım...


Umut nedir bilirmisin umut acıdır acıyı doyasıya damarlarında vücudunun her hücresinde hissetmektir. Umut yalnızlıktır yokluktur ezginliktir umut hiçliktir aslında herkes bunu kabullenmez umut deyince ne de güzel tozpembe hayaller gelir akla oysa umut acıların rahminde can bulur umut yoklukta hayata merhaba der umut hasta yataklarında ne tohuma ne suya ne güneşe gerek duymadan yeşerir canlanır. Umut varlıkta değil insanın yokluğunda vardır yalnız yürüyen kaldırımlarda hiç te sebep yokken seni hayata bağlamak için gönderilmiş bir melek gibi gamzelerimde belirir.


İçine sığmayan tatlı gülüşlerdir..Hiç neden yokken..Dalan gözlerden sonra yüze yayılan tatlı tebessümün, Kalbin en derin yerine saklanmış yansımasıdır..Nedenini (sen) söylemeden anlatmadan...Adını söylemeye dudakların titrerken..Kapalı kelimelerde (sen)de bulmak umudu...


20 Şubat 2012 Pazartesi

SÖZ YAŞLARIM...


Eftal bir duygu arıyorum tüm kaybettiğim sevinçlerimin yerini alacak. Artık samimi olsun diyorum ayda bir gamzelerimde  beliren tebessüm. Görünmez gözyaşları akarken dolan yüreğimi boşaltacağım bir kaç sayfadan başka “” bir sen tümcesi”" kalsın  yürek meclisimde.




Oysa söyleyemediğim ne çok sözüm var. Oysa her gülüşümün altında kaç bin gözyaşı sıralarını bekliyor bir vefalı omuz bulunca dökülmek için. Suçsuzluğumu değil pişmanlığımı anlatmak için bile bir kimse bırakmadım ben, beni bilen…


Bir sen sen kal diye…

Küçücük yüreğimde kocaman yer bırakmışım sana…Çiğ tanesi düşmüş  buğulanmış gözlerime..Bir seni görüyor..Sonra bilirsin dünya kendince dönüp, sisler içinde ; hep alaca karanlığı yaşıyor kendi çapında.Dünyanın çapı da senin bıraktığın yürek kadar büyümüyor biliyor musun..!!!!!!!!!!


Temelli gidişlerin, meltemli yasını tutar oldum..Hicranlı akşamların kanar yanlarına rağmen….Yalnızlığım, deliler gibi beni ararken her sabah…Yokluk beni sarmaladı..Anne kucağında uyur gibi..Bir senin ellerin yoktu saçlarımda..

Yalnızdım…İçimin üşüdüğü kadar…Kalbimin yorulduğu kadar..Yokluğun kadar..

Artık harman edecek ne umudum….Yüzümde gamze olacak ne bir tebessümüm..Nede  her defasında arkasına sığındığım….Akan gözyaşlarım..Sensiz söz yaşlarım var…

SEN YANIM!!!!!!11

Bugün sen yanım daha bir ağır basar oldu..Sol yanıma yatamaz ,dokunamaz oldum....Senin bir parçan acır, incinir kıyamam...Ya bende kalmazsan..

18 Şubat 2012 Cumartesi

ACIN DİNER Mİ???


Acıyı bilmese de yüreğin..Bendeki acılar gibi akmasa da yüreğinden ..Bir damla olsun, benim yüreğimden al yüreğine …Yerleştir…Canın acıdımı tek samla da ..”bu ne isyan ” ben ben sayamadığım damlalarda yanarken sen tek damla isyan mı çıkardın???????


Bak ne yapmışsın kara gözlüne…Her gün kanayan yaralarını saramazken..Acıyan yanlarını susturamaz oldu…Bir damla çok canını yaktı sevdiğim..


Ben senin için o damla  da zamanı durdurup..Saniye yüz damla ile sen canımı öle yakıp gittin ya….


Zaman dursa ne olur ki be sevgili…Yakamozlar denizde oynar mı şimdi..Mehtap güler mi?? yüzüme…Güneş savuru mu… denize o güzel kızılını…..


Bülbül güle küsmez mi…Dikenini alıp koymaz mı ta, ciğerinin en dibine …öyle yanmaz mı..


Patpatyalar fallara küsmezmi..seviyor….sevmiyor…diye kopardıkları yaprakları toplayıp..sırtını dönmez mi….


Ya martılar onlar da denize olan sevdasından vazgeçip…Kendini kıyılara atıp..Sevdiğine uzaktan bakmaz mı….


Gözlerim söz dinlemez..Umman olur yaşlar..İçinde boğulur….kaybolurum….





Gökyüzü bile ayrı darılır  önce ince ince yağar..Sonra tuttamaz kendini..aynı ben gibi… sağnak sağnak yağmaya başlar..Gözyaşlarını bardaktan boşanırcasına akıtır..


Binlerce metre uzaktan sevdiğine bakar.

ANLAMADIN...



Ayrı bir tutkuydu belki de bülbülün güle aşkı..Tanımlanmayan…Gizliliği sırlarla dolu olan..Bambaşka semaviydi..


 Karlı havaların, güneşli yüzünde tanıdım seni…Üşüyen her yanımda, ince ince ısıtan garip bir sarmaydı senin kisi….Anlayamdığım….Ben hep üşümeye alışmışım ya…Yalancı güneşler ısıtmaz beni der geçerdim.Kendi dünyamda ….


Sen benim sonbaharımı kışımı  bitirdin….İlkbaharla birlikte..Canlanmaya, güneşi ve ayı başka bir sevmaya başladım….Mehtap başka bir aydınlatır oldu…


Hayat bana farklı davranıyor..Yoksa yeni bir dünya mı sunuyor..Senle olan sensizliği anlamadım..

17 Şubat 2012 Cuma

ANLAYAMAZSIN…


Sana uzak diyarlardan, Gökyüzünün nadide çiçeği kar taneleriyle yıkanarak geliyorum...Her düşen kar tanesi kalbime, ayrı bir sen yazıyor..


Yaşıyorum zannederdim ama bilmezdim gecelerin ölüm sessizliğini ve bilmezdim yıldızların bu kadar güzel bu kadar masum ve gözlerine benzediklerini .. 
Yaşıyorum zannederdim seninle dünyayı tanıyorum zannederdim seni kollarıma aldığımda oy sa ne mevsimler varmış bahar içinde kar bile yağarmış seçtiği insanların yüreğine düşmeyi bilirmiş. Ne mevsimler varmış çiçekler renksiz açarmış meğer dünya siyah beyaz görünürmüş sevda mağdurlarının yaşadığı mevsimlerde ..
Yaşıyorum zannederdim seninle hani herkesin konuştuğu şuı yaşama amacı denilen olay seninleyken her sabah hüzünle ayrılmak senden akşama kadar hasretini yaşamak arada bir telefonla sesini okşamak... .. 
. Seninle herkesi her şeyi sevmeyi beceriyordum belki sen gözlerimin önüne çekilmiş bir perdeydin dünyanın hiçbir kötülüğünü göremiyordum seninle..


Oysa yaşamak sensizlik iklimlerinde yağışlı bir Karadeniz fırtınası gibi çöktü , hayatım daki bir sen hayalini .... başka kıyılara sürükledi dokunmadı ,  yalnızlık çöllerinin ortasına bıraktı. Anlatmak zor sensizliği ...


......./Sen bensizliği yaşamadın ki...Anlayamazsın.....

16 Şubat 2012 Perşembe

BİR BEN Mİ …OLMALIYDIM..


Kalmışlığım, kendimeydi..Kimselere sormadan, yaşamadan, anlatmadan..Bir senli olan birde olmayan düşler bile benimdi..Uzaklar da olan ben..Bir gece ansızın çekip giden..Cevapsız sorular ben…


Koaman dünya da yalnız kalan ben… Ağlayan kalbimle, gülmeyen yüzümle ben..




Ahhhhhhhhhh!!!!!!! bir de sen olsaydın ya…

15 Şubat 2012 Çarşamba

İŞTE HAYAT...

İnsana olamadığı kadar yoktur..Umutsuzca hayatla mücadele eder..Kendi gaybını yaşarsın...İşte o süregelen hayat..Ne yapsan değişmez..Bir çok şeyler yaptırır..Sonra kaçar yanında..bakar...Sense hayata yenilmiş"kader ne yapayım"" der geçersin..
 Ama az bir yürek olunca yada bakmayı bilince...Hayat kaçsa ne yazar...Yanında olmasa da gözleri hep seninle..Kurumuş goncayım derken..Tomurcuk olup açmaya başlıyorsun..yokum dediğin anda.....Nasıl güzel bir gül olduğunu anlıyorsun.."kaç hayat kaç" yenilmedin ki...Yenilmeme izin vermedi ki!!!!!!!!
 Hani varlığını canında hissedersin..Sol yanın daha bir ağır basmaya başlar..Der ya :" yüzüne bakınca  bir kar fırtınasına giriyorum..Gözlerine dalınca; çöl sıcağında eriyip kayboluyorum..Bilmiyorum nasıl bir çelişki bu ama sende bir başkalık var...""
 Bir başka olduğunu anlarsın..Garip bir duygu sarar ruhunu..Dünya güzelleşir..Her gün bozuk olduğundan  şikayet edip yürüdüğün  yollar..başka bir güzel gelir..Çocuklar gibi atlaya zıplaya gidersin..Her gün ettiğin şikayetler aklına bile gelmez..
 Düşünürsün neyi nasıl niçin....""ama en güzeli iyiki varsın"" demeyi bilmek..

 İşte hayat ne kadar kaçmaya çalışsada: tatlı tesadüfleri sever...

14 Şubat 2012 Salı

AYRI BİR SÜRGÜN..


Bembeyaz bir martı kanadıydı..Senin hayalini gökyüzüne yazan..Arkasından akan göz selini görmeden..Hızla çırptığı kanatlarını, o sonsuz maviye özlem duyarcasına..Ardına bakmadan..Sevda can içinde, hasretti bitmek tükenmek bilmeyen..


Zamanın sen açan tomurcuğuydun ya..Ben hep sağ tarafıma dönük yatarım,kalbimdeki sen solda ezilme diye..İçindeki bir devletin yıkılış sesinin seni rahatsız etmemesiydi, kendince bükülüşüm...… Yalnızlık; göğüs kafesinden başka bir beden yaratıp kimsenin bilmediği bir dünya kurmaktı. Kuyular içerisinde düz duvarlarda aşkın ellerini aramaktı.......Dokunamayacağını bile bile...







Aşk; gözün görmediğini görebilmekti. Rüzgâra, içindeki sese ve durduramadığın düşüncelerine dokunabilmekti. .... Sen olmadığını bile bile..Deseler ki, üç günün var;Üçünde de seni severdim...Saniyesini ayrı..Dakikasını ayrı..


Yoksun ya..yokluğun da sen gibi..Ayrı bir hüküm..Ayrı bir sürgün..

10 Şubat 2012 Cuma

KAVUŞSAYDIM…


“Uzaklara bakardım uysal çocukluğumda …İçimde doğmayan derin boşluğunda…Denizden gelecek bir gemi bekledim durdum…Sonra yıldızlara baktım yıllarca…Ve sen sandığım bir yıldıza..aşkımı..sevdamı anlatırdım..



Biteceğini bilmeden..düşünmeden…Yalnızlar neden yalnız kalmayı bu kadar çok sever diye düşünürdüm…Anlam veremezdim..Şimdi onları   iyi ben anlıyorum..


Yokluğunda, hayalinle sohbet eder..En sevdiğin bardağınla çay içerim…Sanki bir yudum ben, bir yudum sen içer gibi…Sonra kitaplarını açar karıştırırım..Her sayfada sen varsın..Seni yeniden tanır..Yeniden başlarım seni yazmaya..


Aşkın en uzun olanı karşılıksız olanı imiş…bilirmisin..Nasıl deme, Her şeyin sadace sen yanları..Güzel olan yanları var.. ondan!!!! 


Yıldızlar gibi uzaklığını….Ardına bakmadan gidişini..Başka kalplerde can bulduğunu…Ben kara kışı yaşarken..Sen her zaman ilkbaharda yaşadığını….Sadece “biz” olamadığımızı unutup…..


Kitabın en güzel sayfalarını, açıp..En güzel satırların altını çiziyorum..Bir sen , bir sen daha..Yine en uzun güzel cümlede tek anlam katan sen..


Bak işte sadece “sen” tümcesi bende..Yalnız kalmayı bu yüzden çok seviyorum…


her kapım çalındığında kızar oldum ….Bilmem kaç saat senden ayrı kalacağım..Yalnızlığım gelse de bir sana kavuşsaydım..

9 Şubat 2012 Perşembe

BEKLEMEK VARYA


...../Kalır gibi gidişlerini izledim önce,sonra gider gibi kalışlarını...ve anladım ki, ne sen gidebiliyorsun...ne ben kalabiliyorum..Öyle bir hayat yaşıyoruz ki şimdi; ağlamak gülmenin mahkumu, gülmek ağlamanın gardiyanı olmuş../   BAMBAŞKA___Kahraman Tazeoğlu...

SENİ ÇOK ÖZLEDİM



8 Şubat 2012 Çarşamba

AŞKA KIYAMET OLMUŞUM


Aşka kıyamet olmuşum…bilirmisin….


Benliğimi terk etmişim..sırf seni unutmak adına, başkası olu vermişim….Kalbini başkasına vermiş..Nasıl yaşadığını bilmeyen..Aşk-ı yoksul olmuşum..


Biçare dünya, der geçerdim…Bilmezdim ki dünyanın benim biçareliğime üzülüp…biçare olduğunu…


Benden su katılmamış şiirler istiyorsun ya.Kalem mi yazar sandın.Ben harfleri denizlerden söküp tek tek, gözlerimden süzüyorum ..göremiyosun. Bir harf sen oluyor bir harf ben..


Yine her şeyde senli benli oluveriyoruz..Oysa hiç yanyana gelmedik ki..Biz uzak diyarların, saklı kentinde..kimselerin tanımadığı yabancı yüzlerdik..Oysa ben o maskeyi çıkartıp, sıcacık kalbimi sana vermeye hazırdım..Sen söküp alıp yanında götürmeseydin..


Dedim ya!!!!!!!! Aşka kıyamet olmuşum!!!


Aşka düşman, sevdayı vurmuşum..Müebbet olmuşum..Gözlerim kimseyi görmez ..kulaklarım duymaz olmuş…Ayrı bir köşede ayrı bir ücralıktayım..


Sevdaya hasret gönülleri neferi olmuşum..

7 Şubat 2012 Salı

BENDE….



Sensizliğin sen damarısın bende….yüreğimin taşlanmış yürünmez yollarında..akşamın mateminde..ayrı bir hüzünlenirim..Gecenin  karası da bahtımın karası da aynıydı aslında..Yalnızdı..


Bu gün yine gökyüzü ağlarken..Martıların özgür çığlıkları geldi kulağıma…Denize aşkını anlatıyor..çığlık çılığa şarkılarda..Küçücük yüreğinde kocaman denizi seviyor..Her şeye rağmen….Herkese meydan okurcasına..


Deniz aşkları başka güzeldir bilir misin….İçi dışı bir..Yüzüne bakarsın karşıyı görürsün…Saftır belli..Bir bakarsın kendini görürsün..Kalbi gibi berrak….Seni buz gibi gövdesinde, sıcakcık kalbinde saklar…soğukluk nedir anlamazsın..


En kötüsü nedir denizde bilir misin?  O berrak suya yansıyan hayalinin, aynı gidişin gibi….tek damla gözyaşıyla dağılması..yok olması..


Kalbimin arkandan isyanı….Kalbimin, gökyüzüne yıldızları kıskandıran..bir mum misali tek tek söndüren ”SEN” isyanı..Anlatamadığım bir sen..Yorulduğum bir sen..Özlediğim..Ağladığım…”AŞK-I DİVANIM” bir sen…


Şimdi sensizliğin sen damarı  bende________

6 Şubat 2012 Pazartesi

BENİ AFFET_____________


Ben seni tanıdığım da bu şehir..Bu gün gibi ağlıyordu..ayrılığı ta hücrelerinin en derin yerinde hissetmiş …Gözyaşlarıyla beni yıkamış..kar gibi beyaz örtülerine sarmış….en masum  halleriyle beni gömmeye hazırlanmış..


             Beni affet …..anlamamışım…


Yokmuşum ya ,  hiç olmamışım..Senli benli düşler değilmiş bendeki..sadece bendeki senli kurulan hayallermiş..Uzak sevmekmiş..hiç dokunmadan, hissettirmeden, gözlerini gözlerime değdirmeden..


       Beni affet…..anlamamışım……


Sadece ben sevmişim..bir ben varmışım..Kaybetmek için çok erken..Daha saçlarını hiç okşamadım, ellerinin sıcaklığını hiç hissetmedim.. Kalbinin sen notasını ,göğsünde uyurken hiç dinlemedim…


          Beni affet… anlamamışım..


Ben seni sevdiğim de bu şehir de..ölüm bir kor gibi yakamda dolaşırmış..Ayrılık , kurşun gibi ağırmış..Yalnızlık yalnız beni severmiş..Yazık oldu be sevdiceğim..Olmayan yarınlara..,Seversin, yar olur, can olur, sevda olur, dost olur kalbimin en derin yerinde saklarsın..Bir bakarsın..O sende hiç kalmamış..hatta misafir bile olmamış…


         Beni affet….anlamamışım..