19 Kasım 2012 Pazartesi

KALBİM OLMASA DA...


Hem de için yana yana seyretmek gidişini.Adını onsuzluk koyduğun bir yaşımda bütün yollar ona çıkarken, birileri ona benzerken, hayat devam ettikçe mazinizi anımsatırken..Kaldırımda yürürken sanki yanındaymış hissi ile bi kere daha yüreğinle feryad ederken…unutmak zorunda kalış ne demek bilir misin ?Gidişini seyredersin, çaresiz;, tek kelime edemeden..işte aşk, kavuşamadığın yüreğinin bir köşesinde sessiz çığlıklarınla efsaneleşen buruk bir heyecan olarak kalan değişik bir duygudur bu hususta…Acılı, sessiz, hüzün,veda……

Bir gün seni bulma ihtimalini sevdim..Olmayacağını, olamayacağımı bilsemde..

Tanıdık caddelerden geçerken..Gözlerini aramak ve bulmak..Kalbin her tik takın da susmak…Bakışları benim üzerimde diye paronoyalar kurmak..İçin için yanmak..Nefesini metrelerce uzaktan yüzünde hissetmek..sonrasında yavaş yavaş gitmek..Avuç içini yakan sıcaklıktan , karakışın donduran ayazı, gibi etin kemikten ayrılırken yaşadığı acı gibi…Ellerini kaybetmek..

Yüreğini birinin ellerine bırakıp gittin mi hiç..Bir daha alamayacağını dokunamayacağını bile bile..Yavaş yavaş ölürsün her hücren ayrılır, yine de kalbini canlanıp yine sevebileceği ihtimalini seversin..Olmayacağını bile bile hayaller kurarsın..İçinde senli olan hayalleri severim.

Kalbim olmasa da..

2 yorum:

  1. Yüreğini birine bırakıp gitmek..
    Bu hayatta ki herkesin bence en az bir defa yaptığı bir şey..

    Kalemine sağlık canım.

    YanıtlaSil